Benhur Oncel’s Aquarunning’e Bir Üyelik Uzaklıktasınız.

Neden Kilo Alıyoruz?

neden
Beslenme

Neden Kilo Alıyoruz?

Bel, Göbek ve Kalça Kilosu Neden Olur?

3

Stres; üzüntü bel, göbek, ve kalça yağlarının artmasına yol çar mı? Evet, kesinlikle! Stres ve üzüntüde vücudun savunma hormonu olan kortizol salgısı artmasıyla vücutta yemeye karşı dur diyen leptin hormonun etkisi azalır. Bu da iştah artışı olarak “yemeye karşı istek olarak” karşımıza çıkar. Vücutta kortizol hormonu arttığı için tansiyon da beraberinde yükselir. Hareket düzeyi azalır. Bu durumda insülin direnci artar, karın ve göbek bölgesinde yağlanma ortaya çıkar. İnsülin direnci vücut yağlanmasının fazla olmasına vücut yağlanmasının artışı diyabete neden olur. Bu durum stres-şişmanlık ve diyabet kısırdöngüsü olarak ortaya çıkar. Kan yağları yükselir.

Uykusuzluk; yetersiz uyuyan kişilerde “doyma sinyalini gönderen leptin hormonunun seviyesi” düşer. Bu hormonun seviyesindeki düşüklük, vücudun daha fazla kaloriye ihtiyacı olmadığı durumlarda bile beyne yemek yeme sinyali göndererek daha fazla yemek yemeye neden olur. Yetersiz uyku iştahı artıran açlık hormonunun seviyesini yükseltir. Uykusuzluk gibi vücutta stres yaratan bazı durumlarda kortizol hormonu seviyesinin yükselerek iştahı arttırması, uykusuzluğun bir başka olumsuz etkisidir. Az uyku vücuttaki hormonal dengeyi bozarak kişiyi sürekli yemek yemeye iterken, obeziteye de yol açar.

Yüksek Glisemik İndeksli Karbonhidratlar; yağların göbek bölgesinde birikmesi iç organlar etrafında yağların arttığını gösterir. Eğer göbek çevresi 80 cm yi aşmaya başlamışsa yağlanma başlamış demektir. Kilo almaya neden olan hormonlardan birisi de kanda insülin hormonunun yemek sonrası yüksek olmasıdır. Yüksek glisemik indekse sahip yani kan şekerini hızlı yükselten karbonhidratların (şeker gibi) devamlı ve fazla yenmesi kanda insülin hormonunun hep yüksek olmasına, doygunluğun kısa süreli olmasına, acıkma ataklarına ve kilo almaya neden olur. Kandaki aşırı insülin kilo almanın en önemli nedenidir.

D vitamini Yetersizliği; Daha az yiyeceksiniz ama daha tok hissedeceksiniz.  Eğer yeteri kadar D vitaminine sahipseniz vücudunuz beyninize “Yeter artık, doydum!” mesajını veren leptin hormonundan gönderir. Bu bağlamda az D vitamini daha az leptin ve daha fazla açlık hissi demektir. Avustralya’da yapılan bir araştırmaya göre D vitamini ve kalsiyum (D vitaminiyle ortak çalışıyor) açısından zengin bir kahvaltı eden kişiler önlerindeki 24 saat boyunca iştahlarını köreltebiliyorlar. Dahası Kaliforniya Üniversitesi’nden spor beslenmesi uzmanı Dr. Liz Applegate “D vitamini eksikliği açlık hissi ve aşırı yemeye sebebiyet veren insülin direnciyle de bağlantılı” demektedir. D vitamini, vücudunuzun her bölgesinden yağ kaybetmenize yardımcı olsa da özellikle göbek bölgenizdeki yağlardan kurtulmaya birebirdir. Açıklama şöyle: Kalsiyumla birlikte çalışan D vitamini, göbeğinizde yağlanmaya neden olan stres hormonu kortizolu azaltıyor..

Hareketsizlik; Bir kişinin harcadığından fazla yemesi, kilo sebebidir. Bu fazlalık yağ olarak depolanır. Türk insanının hareketsiz olduğunu belirten Prof.Dr. Funda Elmacıoğlu, hareketsizliğin insana ve hükümetlere zarar verdiğini belirterek, “Türk insanı hareketsiz. Teknoloji hareketsizliği daha fazla artırdı. Mümkün olsa insanlar evinde bile, hiç hareket etmeden uykuya dalacaklar. Bu da insan fizyolojisini bozdu. Bugün böylelikle bulaşıcı olmayan kronik hastalıklar insanların da en büyük sıkıntısı haline geldi. Bu durum sadece insanları sıkıntıya sokmadı devletlerin bütçesini altüst ederek hükümetlerin sağlık harcamalarını artırdı ve insanın yaşam kalitesini de bozdu

Az Su İçme; Su, insan yaşamı için oksijenden sonra gelen en önemli öğedir. İnsan yemek yemeden haftalarca yaşayabilir, fakat susuz ancak birkaç gün yaşayabilir. Vücut bileşiminin önemli bölümü sudan oluştuğu için su beslenmemizde çok ayrı bir öneme sahiptir. Vücutta yağ miktarının artışı ile birlikte su oranı da önemli ölçüde azalır. Zayıflamak için kalori kontrolü kadar su tüketiminin artırılmasının çok önemli etkisi bulunmaktadır. Kısacası yağ miktarı ile su miktarı arasında dikkate alınması gerekn bir orantı var.